Düşünce Mektebi

Han Şeyhun’un üzerinde zehirli bir kuş dolaşıyor-Ali Ayçil

Han Şeyhun’un üzerinde zehirli bir kuş dolaşıyor; Tanrı’nın gökyüzünde, Tanrı’nın yaratmadığı bir kuş. Henüz sabahın alacası ve çocuklar derin uykuda. Melekler, silah seslerinden bitkin düşmüş bu çocuklar biraz daha uyuyabilsinler diye pencerelere görünmez perdeler çekmiş. Tedirgin evlerde, çiçekleri solmuş yorganların altında kıvrılmış uyuyorlar işte. Zehirli kuş, kanatlarının arasından özel hazırlanmış bir ölüm karışımı bırakıyor Han Şeyhun’a. İnsana kaçacak hiçbir yer bırakmayan, çiçeklere, sulara, tarlalara, odalara, ev içlerine sızan bir ölüm. Ama önce büyük patlama gerçekleşiyor, meleklerin pencerelere çektiği görünmez perdeleri hicapla dalgalandıran bir patlama. Sonra çocuklar uyanıyor, korkuyla annelerine babalarına bakıyorlar. Ölüm gazı Han Şeyhun’un evlerinden içeriye giriyor; ve çocukların küçük ağızlarından içeriye; ve çocukların küçük gözlerinden, küçük ciğerlerinden içeriye. Zehirli kuş gökyüzünü çoktan terk etmiş. Gökte şimdi sayısız göz belirmiş; Hiroşima’nın, Nagazaki’nin, Halepçe’nin gözleri. Bir rüzgâr olup, ölüm gazını Han Şeyhun’dan ötelere savurmak istiyorlar ama nafile